Konular

Adet Düzensizliği - Aşırı Adet Kanaması

 

Adet düzensizliği üretken çağdaki kadınlarda sık görülen ve yaşamlarını önemli düzeyde etkileyebilen bir sorundur. Normal bir menstrüel siklus yani aylık adet döngüsü ortalama 28±7 gün sürer. Bu sürenin 4±2 günü adet kanaması olur. Ortalama kan kaybı 40 ml’dir. Adet düzensizliğinde bir siklus süresinde 80 ml’den daha fazla kanama olabileceği gibi kanama süresi 10 günden fazla da olabilir. Adet kanamalarının olduğu sürenin dışında ara kanamalar da görülebilir. Bu durum hastanın yaşam kalitesini sosyal, psikolojik, fiziksel ve maddi olarak etkileyebilir. Aylık kan kaybı 60 ml’yi aştığı takdirde demir eksikliği anemisine de neden olabilir.

Kanama bozuklukları birkaç şekilde olmaktadır. Bunlar arasında düzensiz aralıklarla kanama, sık ve aşırı miktarda kanama, 21 günden kısa aralıklarla kanama ve disfonksiyonel kanama denilen belirgin yapısal veya sistematik anormallik olmaksızın görülen kanamalar mevcuttur.

Düzensiz kanama sıklığı yaşla birlikte artmaktadır. Seyrek oluşan düzensiz kanamalar sağlık açısından yüksek riske neden olmaz iken tekrarlayan düzensiz kanamalar görülmesi anemi nedenidir. Aylık kan kaybı miktarının 80 ml’yi geçmesi anemi için yeterlidir. Ancak pratik olarak kan kaybı miktarının ölçülmesi de pek mümkün olmamaktadır. Üreme çağındaki kadınlarda demir eksikliği anemisinin en sık nedeni düzensiz adet kanamasıdır. Bu kanamalar cinsel yaşamı, ev, iş ve sosyal hayatı olumsuz olarak etkileyebilir.

Düzensiz adet kanamalarının nedeni hastaların %50’sinde saptanamamaktadır. Kalan hastaların ise yaşları, doğum sayıları, vücut kitle indeksleri (BMI), sigara tüketimleri ve aile öyküleri risk faktörleri arasında değerlendirilmektedir. Düzensiz kanamaların nedenleri yaşla ilişkilendirildiğinde 40 yaşın altındakilerde myomlar, 40 yaşın üstündekilerde polipler olarak ileri sürülür. Kötü huylu tümörlerin oranı düşüktür. Pıhtılaşma bozukluğuna neden olan bazı hastalıklar da görülebilir. Düzensiz kanamayla ilişkilendirilen en sık nedenler şöyle sıralanmaktadır:

Myomlar: Düzensiz adet kanamaları olan hastaların yarısının nedeninin myomlar olduğu düşünülmektedir. Burada myomların lokalizasyonları, boyutu, sayısı kanama miktarında önemlidir.Rahim içine bombe yapanlar en çok kanamaya yol açar

Yaş: Adet kanaması miktarı 30 yaşına kadar artar ve menopoza kadar da azalır.

Endometriozis: Bu hastaların en sık şikayetleri ağrılı adet görme olarak bilinse de düzensiz adet kanamaları da sık görülmektedir.

Hormonal bozukluklar: Tiroidin bazı hormon salgılama bozukluklarında adet düzensizliği görülmektedir.

Hematolojik hastalıklar: Bazı kalıtsal hematolojik hastalıklar düzensiz adet kanamalarına neden olmaktadır.

Sigara: Sigaranın kanamaları arttırdığı bilinmektedir.

Stres: Psikolojik stresin adet düzensizliği ve aşırı adet kanamalarına neden olduğu hastalar tarafından sıkça bildirilmektedir. Bunun yanında hastalar hızlı kilo alıp verdiklerinde de ara kanamalar görülebilir.

Adet düzensizliği ve aşırı adet kanaması şikayeti ile başvuran hastalarda ara kanama, ilişki sonrası kanama, kasık ağrısı, hormonal ya da hematolojik ek hastalıklar, doğum kontrol hapı ya da spiral kullanımı sorgulanmalıdır.

Düzensiz adet kanaması şikayeti ile başvuran kadınlarda kan sayımı, demir düzeyi ve demir bağlama kapasitesi ile birlikte ailesinde veya kendisinde kanama öyküsü olan hastalarda pıhtılaşma parametrelerinin veya ileri hematolojik tetkiklerin incelenmesi gerekir. Kanamayla başvuran üreme çağındaki kadınların gebelik testleri yapılmalıdır. Klinik olarak şüphelenildiğinde bir takım hormonal testler de bakılmalıdır.

Adet düzensizliği ve aşırı kanamayla başvuran kadınlarda görüntüleme yöntemi olarak ilk yapılması gereken ultrasonografidir. USG hem karından hem de vajinal yoldan yapılabilir. USG ile kanamaya neden olan polipler ve myomların çoğunluğu saptanabilmektedir. USG’nin yeterli gelmediği hastalarda histeroskopi yöntemi ile rahimin içine vajinal yolla girilerek biopsi alınma şansı sağlanabilir.

Tedavide ilk basamak ilaç tedavisidir, ancak medikal tedaviden sonra veya gerektiğinde ilk basamak yöntem cerrahi de olabilmektedir. Tüm hastalara demir takviyesi verilmelidir. Tedavi seçiminde hastanın yaşı, tercihi, gebelik beklentisi olup olmaması, ek hastalıkları gibi faktörler de göz önünde bulundurulmalıdır. Hormonlu spiral, doğum kontrol hapları, hormon içeren haplar, NSAID diye bilinen bir takım ağrı kesiciler, pıhtılaşmayı hızlandırıcı bir takım ilaçlar kullanılabilir. Cerrahi tedavi tercih edilmesi gereken durumlarda ise dilatasyon ve küretaj, myom veya rahim alınma ameliyatları uygulanabilir. 

GEBELİK HESAPLAYICI
Dr. Mehmet Tongal, Özel Jineklinik Doğa Polikliniği, Antalya
0242 321 22 00      info@mehmettongal.com
Dört Boyutlu Renkli Doppler Ultrason

Tüm hakları saklıdır © 2014. / Tasarım Ajansweb